Psk..Tuğba Kara

Tarih: 05.08.2024 12:53

İŞTAHININ DUYGUSAL KÖKLERİ OLABİLİR

Facebook Twitter Linked-in

Kendimize baktığımızda fiziksel olarak aç olduğumuz için mi yemek yiyoruz yoksa yaşamın getirdiği belirsizlik, stres, yalnızlık duygusuyla içimizde oluşan boşluğu, eksikliği mi dolduruyoruz? 

“Midemi dolu tuttuğum sürece, hayatım gayet iyiymiş numarası yapabiliyordum. İçgüdülerime inanmak yerine, üzerlerine yiyecek döktüm.”

  Beslenmenin fizyolojik, biyolojik bir boyutu olduğu gibi psikolojik boyutu da vardır. Psikolojik boyutuyla bakıldığında beslenme seçimlerimiz, duygularımızdan etkilenmektedir. İnsan doğası gereği kendisine acı veren duygulardan uzaklaşma, kaçma eğiliminde olurken; kendisini mutlu, huzurlu, coşkulu hissettiren duygularda ise daha kolay kalabiliyor. Stres, üzüntü, yalnızlık gibi kendisini mutsuz hissettiği duygulardan kaçmak ve rahatlamaya çalışmak için de ne yazık ki yemeği kullanıyor. Hayatımızda gerilim ve belirsizlik artınca, doğal olarak huzur ve teselli kaynağı ararız. Birçok kişi için o kaynak yiyecekler olur.”

Birey aç olduğunu hissetmese de stres ile ortaya çıkan o boşluğu yemek yiyerek doyurmaya çalışıyor. Bu şekilde o durmakta zorlandığı duyguların geçici olarak rahatlamasını sağlayabiliyor. Fakat yemek yemenin ardından kendisini suçlu ve üzgün hissetmeye devam ediyor. Bu bakımdan yemek yeme davranışını rahatlamak için tercih etse de kısır döngüye girmiş gibi suçlu ve üzgün hissettiği o noktaya geri dönüyor. Bu durum kısır döngüye sıkışmış, sanki buradan hiç çıkamayacakmış ve kendi yaşamı üzerinde kontrol gücünü kaybetmiş gibi hissedip çaresizliğe dönüşebiliyor. Bununla birlikte obezite sorunu, öz saygının ve nihayetinde yaşam kalitesinin düşmesi riskini de içinde barındırıyor. Biz buna duygusal yeme bozukluğu diyoruz. 

  Duygusal yemek yeme davranışında bireyin geçmişte ne kadar sevildiği, ne kadar değer verildiği ve bu ihtiyaçların karşılanması veya karşılanmamasının rolü de büyüktür. Ericson’a göre sevilme, değer verilme, onaylanma ihtiyaçlarımız karşılandığında beynimiz bunu ileride kullanmak üzere kaynak olarak saklar. Hayatımızda yaşadığımız olumsuz durum ve duygularda bu kaynak bize güç verir. Bu gibi duygusal yaşantıların eksikliği, bireylerde duygusal besin ihtiyacı oluşturur ve bireyler bir şeyler atıştırmak isteyebilirler. Sonuçta birey duygusal boşluğunu sahte bir toklukla doyurma çabasına girebilir. 

  Duygusal beslenme bozukluğu ile nasıl başa çıkabiliriz?

  Aniden ortaya çıkan açlık, belirli yiyecekleri tüketme isteği, tokluk hissedilmemesi, yemekten sonra bile suçluluk ve üzüntü duygularının hissedilmesi duygusal açlığın göstergelerindendir. Bunun duygusal yeme bozukluğu olduğunu düşünüyorsanız kendinize şu soruları sorabilirsiniz.

Stresle ve üzüntüyle baş etmenin farklı yollarını bulmayı deneyebilirsiniz. 

Duygu günlüğü tutmak, kısa bir yürüyüş yapmak, kitap okumak vb. akitiviteler, olumsuz duygularla baş etmenizde size yardımcı olabilir. 

Yemek yemeyi olumsuz duygularla baş etmek için kullanmayın.

Bu aşamayı geçmek kolay değildir, sabır ve zaman isteyen bir süreçtir. Hızlı olmayacaktır. Bu duygularınızı tanımlayıp, ifade ettiğinizde duygu yükünüz hafifleyecektir. Unutmayın yemek yemekten başka seçenekler de var. Zaman zaman pes edip, bir adım geri gidebilirsiniz. Fakat adım atmaya gayret gösterin.

Sağlıklı Beslen.

Sağlıklı beslenmek için öğünlerinizi belirlediğinizde hangi durumlarda atıştırma ihtiyacı duyduğunuzu fark edebilir ve duygusal açlık olup olmadığını değerlendirebilirsiniz.

  Esas çözüm nihayetinde yaşanan duyguları ertelemek yerine hissetmeyi seçmek ve onları sahiplenmek. Bu duyguları fark edip uygun bir şekilde ifade etmeyi başardığımızda duygusal yeme bozukluğu ile de güçlü bir şekilde başa çıkabiliriz. Duygusal yeme davranışının sizin kontrolünüzün dışında olduğunuzu düşünüyorsanız bir uzmandan destek almanız, kendinizi ve duygularınızı daha iyi anlamanız ve duygusal yeme davranışına neden olan unsurları keşfetmeniz için size yardımcı olacaktır.

 

                                                                                                                 Tuğba KARA

                                                                                                            Psikolojik Danışman


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —